28 Mayıs 2011 Cumartesi

Türk ve Alman Futbolundan Bir Adam Geçti...


Onun adı Yıldıray Baştürk... Herkes Belki onu ilk olarak Leverkusen'de oynarken tanımıştır. Dile kolay, Şampiyonlar Ligi Finali'nde oynayan ilk Türk oyuncu oldu 2002 senesinde. Real Madrid'e karşı Bayer Leverkusen 11'inde sahaya çıkmıştı kendisi. Hatırlarsınız, ilk golü Raul atar, Lucio skoru eşitler ve 45. dakikada Zidane'ın o akıl almaz volesi ile İspanyol ekibi finali 2-1 skoru ile kazanır. Yıldıray başrolde oynuyodur. Ancak Zidane'ın o vuruşundan sonra Maçın Adamı da Zinedine Zidane olur.


O yaz Yıldıray 2002 Dünya Kupası için Milli Takım Kadrosu'na çağrılır. Dünya Kupasında sadece 2 gol atmıştır ancak, yaptığı asistler ile takımımız çeyrek finale çıkmıştır. Çeyrek finalde Yıldıray 11'de yoktur. Ancak o maçı İlhan Mansız'ın altın golü ile kazanır ve yarı finale Brezilya'nın karşısına çıkarız, ancak şans bu sefer yetmez ve turnuvayı 3. olarak bitirir ve Türkiye olarak bir rekor kırarız.


Daha sonraları ise Yıldıray'ın oynadığı Leverkusen müthiş bir ivme ile Almanya Ligi'nin üst sıralarını alt üst eder. Kadroda çok sayıda kaliteli isim vardır. Başta Micheal Ballack olmak üzere Oliver Neuville, Diego Placente ve Yıldıray Baştürk gibi kaliteli isimler vardır o kadroda. Defansta Lucio, kalede Butt, ortasahanın göbeğinde ise Schneider ve Ramelow vardır ve kaldı ki yedekte ise şu anın yıldız forveti Dimitar Berbatov vardır. O sıralar Alman Ligi'nin en kaliteli takımıdır Leverkusen. O finalden sonra ise bütün oyuncuları dağılır kadroda sadece yaşlı isimler kalır. Ballack ve Lucio Münich'e, Yıldıray Hertha Berlin'e, Oliver Neuville ise Mönchengladbach'a gider. Kulüpte düşüş yaşanmaya başlar. Yıldıray'ın gittiği Hertha Berlin ise yükselmeye başlamaya hazırdır. Onlar da kaliteli oyuncuları bulmaya, genç yetenekleri ortaya çıkarmaya başlamıştır. Yıldıray'ın Berlin'deki ilk sezonunda takımı ligi 12. sırada bitirir. Bunun üstüne takıma Sırp golcü Marko Pantelic alınır. Hem çabuk hem de teknik bir oyuncudur. Daha sonra kadronun başına Falco Götz teknik direktör olarak getirilir. Sonraki sene Hertha Berlin Ligi 4. bitirir. Muhteşem bir sezondur. Yıldıray çok çaba göstermiş ve karşılığını almıştır.


2 sene sonra Yıldıray kontratının sona ermesi sonucu Hertha ile yollarını ayırır. Sonra Stuttgart takımı ile kontrat imzalar. Stuttgart önceki sezon şampiyon olmuştur. Yıldıray takım arkadaşları ile müthiş bir sezon çıkarır ancak Bayern Münich şampiyon olur. Gelecek sezon ise onlar adına daha iyi geçmiş ve 3. olmuşlardır. Ancak Yıldıray da gittikçe yaşlanmaya ve sakatlanmaya başlar. Bu Stuttgart kariyerini etkiler ve 3 sezon oynadığı Stuttgart'ta sadece 31 maç oynayabilmiştir. Bu maçlarda ise sadece 4 gol atarak performansının ne kadar düşüş gösterdiğini gözler önüne sermiştir.


Sonraki sene Yıldıray Blackburn Rovers ile 1 yılı opsiyonlu olmak üzere 2 yıllık sözleşme imzalar. Ancak Yıldıray yaşlanmıştır ve sürekli yedekte oturmaktadır. En sonunda 11'de başladığı tek maçta sakatlanır ve sedye ile dışarı alınır. Yıldıray sezonu kapamıştır. Sezon bitince kontratın opsiyonunu reddeder ve kulüp arama yoluna gider. 2 haftalık arama sürecinin ardından Yıldıray oynayacak kulüp bulamaz ve futbol hayatına zorunlu şekilde nokta koymak zorunda kalır. Ancak bu düşüşe rağmen hala onu 2002 Dünya Kupasındaki performansı, Hertha Berlin'i yükselten oyunu ile hatırlayacağız. Yolun açık olsun Yıldıray...



Umut Naderi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder