5 Aralık 2013 Perşembe

Türk Futbolundaki Sorun... Gaza Basmak...

Dün ve ondan önceki gün gördük ki, Gaziantep Büyükşehir Belediyespor, Fethiyespor, Balıkesirspor gibi PTT 1.Lig'de dahi elle tutulur bir başarıya sahip olmayan kulüpler, bizim Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor gibi takımlarımızla resmen dalga geçtiler... Belki Gaziantep B.B. maçta turu geçemedi ancak bu maçlar Türkiye futbolu adına adeta ders verir nitelikteydi...

Aslında kastettiğim şey 3 büyük kulübün rezil oynaması değil, bir alt ligdeki kulüplerin, sadece bir maç için bu performansı sergilemesi... Evet, Türk futbolundaki sorun malesef bu... Kalıcı başarı sağlanamıyor malesef... Çünkü Türk futbolcuların büyük çoğunluğu, gaz ile oynamaya alışmış... "Hadi koçum, aslanım, kaplanım, yaparsın sen, en büyük sensin, tutan yok seni, koçum benim..."lerle, futbol bu halde malesef... Adamlara yetenek aşılamak ya da varolan yeteneği geliştirmek yerine maçlara oyuncuları gazla çıkarıyorlar malesef...

Gaziantep B.B. oyuncuları; hiçbiri Süper Lig seviyesinde değiller... Peki neden salı akşamı bazı ataklarda adeta Galatasaray'ı darmadağın ettiler? İşte bu gaz ile... Yeteneksiz oyuncuya "hadi koçum"u bastırdığın takdirde, pohpohladığın takdirde o oyuncudan vasatın üstünde performans alman mümkün... İyi de bu bir yere kadar... Yeteneğin olmadan nereye kadar gelebilirsin ki?..

Galatasaray da Sabri Sarıoğlu, Fenerbahçe'de Selçuk Şahin, Beşiktaş'ta İbrahim Üzülmez bu tip oyuncular malesef... Real Madrid maçında oyuna girip Wesley Sneijder'e tam Sneijder gibi bir asist yapınca, Deli İbo sol kanatta rastgele 4 kişiyi geçince, Selçuk Şahin 40 metreden Galatasaray ağlarını havalandırınca herkes onların belki bir ihtimal gelecekte de aynı performansı kesintisiz şekilde gösterebileceğini düşünüyor... Malesef bunlar hep bizim mentalitemizden kaynaklanıyor... Altyapılarımızda yeterli profesyonel eğitim verilmiyor, bunun yanında Anadolu kulüplerinde oynayan oyuncular üst sıralara çoğu zaman bu gaz ile gelebiliyor... 2008 dönemindeki Sivasspor'u örnek göstermek tam yerinde olur... Antrenör, Bülent Uygun, en kaliteli futbolcusu diyebileceği oyuncu, Mehmet Yıldız... Diğer vasat üstü oyuncular; Muhammed Ali, Musa Aydın, Sezer Badur... Şimdi bu oyuncular, bu gaz ile resmen ilk devreyi 1. olarak tamamladılar... İlk önce diyor insan; "Maşallah, ne kaliteli takım kurmuş Bülent Uygun." diye... Ama sonra görüldü ki, bu saydığım oyunculardan;
Mehmet Yıldız Eskişehirspor'a ardından Karabükspor'a,
Musa Aydın Bucaspor'a ardından Antalyaspor'a,
Sezer Badur Trabzonspor'a ardından Gaziantepspor'a,
Muhammed Ali Kurtuluş Diyarbakırspor'a ardından Adanaspor'a gittiler...

Şu anda hiçbiri ön planda değil bu dört oyuncudan... Neden? Çünkü gaza getirilen başka oyuncular var... Onlar da vasat altı olacak belki ileride... Ligimizin kalitesizliği de bu yüzden işte...

Fiziksel gücünü kaybedince oyuncularımız yeteneği olmadığı için köreldikçe köreliyor, bal yapmayan arı misali ligde ne kadar Anadolu takımı varsa hepsini turluyor kariyeri boyunca, daha sonra da sessiz sedasız şekilde futbolu bırakıyor... Kimse de anlamıyor... Bu adama ne oldu diye...

Gaza getirilen oyuncular da kendilerini yeterli sanıp çalışmıyorlar...

Profesyonellik kavramı bu yüzden bizde yok işte... Türkiye'de fiziği iyi olan ve gaz verdikçe şişirilen oyuncular gazın etkisi bitince hantal insanlara dönüşüyorlar, futbolcu demeye bile bin şahit istiyor bazen...

Bazıları da var ki; 37 yaşında Serie A'nın tozunu dumanına katabiliyor...


Umut Naderi -






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder